2025 Felaket Yılı Olacak! Canan Karatay’dan Kritik Uyarı: "Hazırlığınızı Yapın, Sadece Bunu Yapan Kurtulacak"
İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, son açıklamalarıyla herkesi endişelendirdi. Beslenme ve sağlık konusundaki tavsiyeleri ile bilinen Karatay, bu kez 2025’te yaşanacak büyük bir felaketi öngörerek, zeytin ağaçlarının kritik bir role sahip olacağını belirtti. Özellikle zeytin ağaçlarının korunması gerektiğine vurgu yapan Karatay, "Sadece zeytin ağaçlarına sahip olan ülkeler ayakta kalacak" dedi.
2025’te Kıtlık Tehlikesi
Karatay, 2025 yılında dünya genelinde büyük bir kıtlık yaşanacağını iddia etti. Bu kıtlığın önlenmesi için doğanın ve özellikle zeytin ağaçlarının korunması gerektiğini belirtti. Karatay, zeytin ağaçlarının her türlü zorluğa karşı dirençli olduğunu ifade ederek, "Bu ağaçlar, susuzluğa, soğuğa, taşa toprağa dayanır. Zeytin ağacı olan devletler ayakta kalacak. Zeytin ve zeytinyağı, hayati öneme sahip olacak" diyerek ciddi bir uyarıda bulundu.
Maden Çalışmaları Zeytinlikleri Tehdit Ediyor
Prof. Dr. Karatay, Türkiye’de zeytinlik alanların maden faaliyetleri nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Maden ocaklarının farklı alanlarda kurulabileceğini belirten Karatay, "Zeytin ağaçları her coğrafyada yetişmez, bu ağaçlar yok olursa 2025’te pişman olacağız" dedi. Bu konuda hükümete çağrıda bulunan Karatay, doğanın ve tarım alanlarının korunması gerektiğinin altını çizdi.
Rusya-Ukrayna Savaşı Kıtlık Riskini Artırıyor
Karatay, küresel boyuttaki tehlikelere de dikkat çekerek, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın dünya genelinde tahıl üretimini olumsuz etkilediğini söyledi. Bu bölgedeki savaşın gidişatına dikkat çeken Karatay, tahıl ticaretinin sekteye uğramasının kıtlık riskini daha da artıracağını belirtti. Türkiye’nin de bu konuda hazırlıklı olması gerektiğini vurgulayan Karatay, özellikle tarım ve gıda üretiminin önemini bir kez daha hatırlattı.
2025 yılı için yaptığı uyarılarla dikkat çeken Canan Karatay, özellikle zeytin ağaçlarının korunmasına yönelik çağrısıyla ön plana çıkıyor. Bu felaket senaryosu gerçekleşmeden önce, doğanın ve tarımın önemini yeniden gözden geçirme zamanı!