Deprem Felaketinde Hamidiye Sitesi Trajedisi: Sorumlulara Hapis İstemi
Kahramanmaraş'ın yüreğini yakan 6 Şubat depremleri, acı haberlerle anılmaya devam ediyor. Depremin merkez üssünde yer alan Kahramanmaraş'ta, Hamidiye Sitesi'nin dramı, yaşanan felaketin boyutlarını bir kez daha gözler önüne seriyor. Hamidiye Sitesi'nde meydana gelen yıkımda, A ve C bloklarında yaşayan toplam 146 kişi hayatını kaybetti. Bu trajedinin ardından sitenin müteahhidi Ahmet Kara'nın, Kahramanmaraş Belediyesi Fen İşleri Müdürü olduğu ve 16 Şubat'ta İstanbul'da yakalanarak tutuklandığı ortaya çıktı.
Depremin ardından başlatılan soruşturma kapsamında Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili tüm delil, belge, proje, fotoğraf ve görüntüleri incelenmek üzere Konya Teknik Üniversitesi'ne gönderdi. Üniversitedeki beş kişilik bilirkişi heyeti, incelemelerinin ardından hazırladıkları raporda, Kahramanmaraş Belediyesi'ni asli kusurlu olarak gösterdi. Bu rapor, depremin etkilediği 11 ilde yıkılan binalar hakkında hazırlanan bilirkişi raporları arasında belediyenin asli kusurlu gösterildiği ilk rapor olma özelliğini taşıyor.
Rapora göre, 1998'de ruhsatı alınan yapının, o dönemin yönetmeliklerine, hatta 1975 yönetmeliğine dahi uygun olmadığı; yapının statik projesinde önemli hatalar olduğu ve projenin revize edilmesi gerektiği belirtildi. Bu bulguların ışığında, soruşturma savcısı, Hamidiye Sitesi'nin müteahhidi ve dönemin Kahramanmaraş Belediyesi Fen İşleri Müdürü olan Ahmet Kara, kardeşi ve Hamidiye Konut Yapı Kooperatifi Başkanı Ali Kara ile yönetim kurulu üyeleri Talat Özdemir, Cahit Küçükönder, Oğuz Yenipınar, Cengiz Yürürdurmaz ve Selahattin Solacak hakkında "Bilinçli taksirle ölüme ve yaralamaya neden olma" suçundan 22 yıl 6'şar ay hapis cezası talep eden bir iddianame hazırladı. Kahramanmaraş 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi, bu iddianameyi kabul etti.
Bu gelişmeler, depremin ardından yıkımın sadece fiziksel değil, aynı zamanda yasal ve etik boyutlarının da olduğunu gösteriyor. Soruşturma ve yargılama süreçlerinin, depremzedeler için bir nebze de olsa adaletin sağlanması adına önemli adımlar olduğu görülüyor.
Kahramanmaraş ve diğer etkilenen illerdeki yıkımlar, yapı denetimi ve şehircilik anlayışında ciddi değişiklikler yapılması gerektiğinin altını çiziyor. Her bir can kaybı, gelecekte benzer felaketlerin önlenmesi için atılacak adımların ne kadar hayati olduğunu hatırlatıyor.