Enes Güran’ın İnternet hareketliliği: Cinayetle ilgisi var mı?

Enes Güran’ın İnternet hareketliliği: Cinayetle ilgisi var mı?
Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran’ın ölümüyle ilgili kamuoyunu derinden etkileyen davada, çarpıcı bir gelişme yaşandı.

Cinayetle ilgili tutuklu yargılanan ağabey Enes Güran’ın olay günüyle bağlantılı telefon ve internet kullanımına dair ayrıntılı kayıtlar mahkemeye sunuldu.

Avukatı Mahir Akbilek tarafından kamuoyuyla paylaşılan bu veriler, cinayet günü Enes Güran’ın dijital izlerini ortaya koydu.

Avukat Mahir Akbilek’in açıklamasına göre, olay günü Enes Güran’a ait internet ve mobil kullanım verileri, sanığın gün boyunca gerçekleştirdiği dijital hareketliliği detaylı bir biçimde gösteriyor.

Akbilek, bu verilerin müvekkilinin söz konusu vahşi cinayeti işlemiş birine ait olmadığını, aksine olaydan habersiz sıradan bir gencin dijital alışkanlıklarını yansıttığını vurguladı.

enes-guranin-sosyal-medya-izleri-cinayetle-baglantili-mi.jpeg

8 Yaşındaki Narin Güran’ın Şüpheli Ölümü

Geçtiğimiz yıl Diyarbakır’da meydana gelen bu trajik olay, toplumun farklı kesimlerinden büyük tepki toplamıştı.

Küçük yaşına rağmen hayalleri ve umutları olan Narin Güran’ın hayatını kaybetmesi, gerek ailesi gerekse kamuoyu açısından derin bir üzüntü yaratmıştı.

Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan ağabey Enes Güran, daha sonra tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Genç yaşta cezaevine giren Enes Güran, cinayet zanlısı olarak yargılanmaya başlamıştı.

enes-guranin-sosyal-medya-izleri-cinayetle-baglantili-mi-001.jpeg

Olay Gününe Ait Dijital Deliller Mahkemeye Sunuldu

Avukat Mahir Akbilek’in kamuoyuyla paylaştığı son gelişme ise davada yeni bir aşamaya geçildiğini gösteriyor.

Enes Güran’a ait cep telefonu ve internet kullanımına dair kayıtlar, cinayet günü boyunca yapılan tüm bağlantı ve aktiviteleri içeriyor.

Bu kayıtlar, yalnızca saat ve lokasyon bazlı veri sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda sosyal medya ve diğer dijital platformlarda gerçekleştirilen işlemleri de kapsıyor.

Akbilek, basına yaptığı açıklamada, “Müvekkilimin cinayet günü gerçekleştirdiği dijital aktiviteler, onun bu menfur olayla ilgisi olmadığını, aksine günlük yaşantısını sürdüren sıradan bir genç olduğunu göstermektedir” ifadelerine yer verdi.

Ayrıca, bu kayıtların teknik uzmanlar tarafından incelendiğini ve mahkemeye bilirkişi raporu eşliğinde sunulduğunu belirtti.

Rutin Bir Günün Dijital Yansımaları

Avukata göre, kayıtlar Enes Güran’ın cinayetin işlendiği gün cep telefonunu sabah saatlerinden itibaren aktif olarak kullandığını, çeşitli sosyal medya platformlarına giriş yaptığını, müzik dinlediğini ve çevrimiçi oyun oynadığını gösteriyor.

Akbilek, bu detayların bir suç planı ya da cinayet sonrası panik davranışlarıyla bağdaşmadığını, tam tersine günlük, sıradan bir dijital rutini yansıttığını savundu.

Açıklamasında, “İnternet hareketliliği, öz kız kardeşini haince öldürmüş birinin değil; yaşamdan kopuk olmayan, rutinlerine sadık bir gencin izlerini taşımaktadır” diyen Akbilek, bu dijital verilerin Enes Güran’ın suçsuzluğunu ortaya koyan en güçlü delillerden biri olduğunu ileri sürdü.

Mahkeme Süreci ve Toplumun Beklentisi

Davanın mahkeme süreci halen devam ediyor. Şimdiye kadar birçok tanık dinlenmiş, olay yeri inceleme raporları ve adli tıp bulguları dosyaya eklenmiş durumda.

Yeni ortaya çıkan dijital verilerin ise hem savunma hem de mahkeme açısından kritik bir dönüm noktası olabileceği değerlendiriliyor.

Toplumun bu davaya gösterdiği hassasiyet oldukça yüksek. Özellikle sosyal medya platformlarında olay sık sık gündeme gelmiş ve adalet çağrıları yapılmıştı.

Bazı kesimler, Enes Güran’ın suçlu olduğunu düşünürken; diğerleri somut delil olmadan bir gencin ömür boyu suçlu ilan edilmesine karşı çıkıyor. Yeni dijital verilerin, bu tartışmalara da yön vereceği tahmin ediliyor.

Dijital Verilerin Adli Süreçteki Önemi

Günümüzde dijital izler, özellikle cinayet ve kayıp dosyalarında hayati öneme sahip. Kişilerin internet geçmişi, GPS verileri, mobil uygulama kullanım bilgileri ve mesajlaşma kayıtları; olayın zaman çizelgesini ortaya koymada önemli görev alıyor.

Bu tür veriler, hem suçun işlendiği zaman diliminde zanlının nerede olduğunu belirlemede hem de psikolojik durumunun analizinde önemli katkılar sunabiliyor.

Enes Güran davasında da benzer bir durum söz konusu. İncelenen telefon ve internet kayıtları, Enes’in cinayet saatlerinde neler yaptığına dair bir zaman çizelgesi sunuyor. Bu çizelge, cinayetle ilgili şüpheleri azaltmak ya da pekiştirmek açısından önemli.

Avukatın Talepleri ve Sonraki Adımlar

Avukat Mahir Akbilek, dijital kayıtların mahkemece dikkate alınarak müvekkilinin suçsuzluğunun bir an önce anlaşılmasını beklediklerini belirtti.

Ayrıca delillerin ışığında Enes Güran’ın tahliyesi için yeni bir başvuru yapacaklarını ifade etti. Mahkemenin bu başvuruya nasıl yanıt vereceği ise önümüzdeki günlerde belli olacak.

Aile tarafından henüz bir açıklama yapılmazken, kamuoyunun gözü kulağı mahkemeden çıkacak kararda. Gerçek suçlunun kim olduğu sorusu hala tam olarak yanıt bulmuş değil.

Ancak gelişen teknolojiyle birlikte dijital veriler, adaletin tecelli etmesinde her geçen gün daha fazla görev alıyor. Narin Güran’ın hayatını kaybettiği bu olayda, gerçeklerin ortaya çıkması için adli süreç devam ediyor.

Toplumun adalet beklentisi sürerken, Enes Güran’ın dijital kayıtları davaya yeni bir boyut kazandırmış durumda. Bu verilerin mahkemece nasıl değerlendirileceği, davanın seyrini ve genç bir adamın geleceğini belirleyecek.

Adli sürecin tüm detaylarıyla şeffaf şekilde yürütülmesi, hem mağdur ailenin hem de kamuoyunun güven duygusunu güçlendirecek. Gerçekler, her zaman er ya da geç gün yüzüne çıkar. Şimdi tüm gözler, mahkemeden çıkacak kararda.

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesindeki Tavşantepe köyünde yaşayan 21 yaşındaki Narin Güran, 21 Ağustos 2024 tarihinde kayboldu.

Ailesi ve köy halkı tarafından yapılan aramalara rağmen, Narin’in kaybolduğu gün boyunca izine rastlanamadı.

Narin’in cesedi, 19 gün sonra, köyüne 1,5 kilometre mesafede bulunan Eğertutmaz Deresi’nde bulundu. Bu olay sonrasında, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada, Narin Güran’ın cinayetinden sorumlu tutulanlar arasında anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran, amca Salim Güran ve komşu Nevzat Bahtiyar yer aldı.

Her biri hakkında, "iştirak halinde çocuğu öldürmek" suçlamasıyla dava açıldı. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 28 Aralık 2024 tarihinde görülen karar duruşmasında, anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı. Nevzat Bahtiyar ise, "delilleri gizlemek ve yok etmek" suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Narin Güran’ın cesedini amca Salim Güran’ın verdiği, daha sonra ise Nevzat Bahtiyar’ın cesedi Eğertutmaz Deresi’ne gömdüğü iddia edildi. Olayın ardından dosya, gerekçeli karar yazıldıktan sonra Bölge İstinaf Mahkemesi’ne gönderildi.

Enes Güran’ın cinayet günüyle ilgili telefon ve internet kayıtları da dava sürecinde dikkat çekici bir detay olarak ortaya çıktı.

Enes Güran’ın avukatı Mahir Akbilek, müvekkilinin o gün sosyal medya hareketliliğini inceleyerek, Enes’in o günü nasıl geçirdiğine dair bazı ipuçlarına ulaştı. Akbilek’in yaptığı açıklamalara göre, Enes Güran’ın 21 Ağustos 2024 tarihine ait internet hareketliliği şu şekilde sıralandı:

Saat 15.00 civarında, Enes’in kanepede uzanıp uyumaya başladığı, sonrasında Kerem isimli bir kişiden gelen arama ile uyanıp telefona cevap verdiği ve hemen ardından Hediye isimli biriyle selamlaştığı, ardından banyoya geçerek üzerini toparladığı, daha sonra köydeki evinden ayrıldığı belirtiliyor. Bu açıklamaların, Enes’in cihaz hareketliliğiyle tutarlı olduğu ifade edildi.

Enes Güran’ın küçük kardeşi Eren, o gün ağabeyinin uyuduğunu ve cep telefonunu aradığını ancak ulaşamadığını belirtmişti.

Telefon hareketliliği, 15.44’te yapılan uyandırma aramasına kadar herhangi bir veri göstermedi. Fakat GPRS verilerinin kapalı olmadığının ortaya çıkması, Enes’in telefonunun hala aktif olduğunu gösterdi.

Bu da, telefonunun normalde çalışmaya devam ettiğini, ancak bir sebepten dolayı aktif olarak kullanılmadığını kanıtlıyor.

Daha sonra, 16.00’dan itibaren Enes’in telefonunun çoğunlukla Instagram platformunda aktif olduğu ve parmak hareketleriyle hikayeleri görüntülediği gözlemlendi.

Bu durum oldukça dikkat çekici oldu, çünkü Enes’in kız kardeşi Narin’i öldürmesi durumunda, psikolojik olarak büyük bir panik içinde olması gerekirdi. Ancak telefon hareketliliği, Enes’in normal bir şekilde sosyal medya platformunda vakit geçirdiğini gösterdi.

Eğer Enes, gerçekten korkunç bir cinayete karışmış olsaydı, internet hareketliliğinin tamamen sıfırlanmış ya da panik içinde yapacağı birkaç adım olacağı düşünülüyordu.

Enes Güran’ın yaşı ve kişiliği de göz önünde bulundurulduğunda, internet hareketliliği, cinayetle hiçbir ilgisi olmayan bir kişinin, yani Enes’in, günlük yaşamını ve rutin uğraşlarını gösteriyor.

Kardeşini acımasızca öldürmüş birinin davranışlarını değil, daha ziyade bir gencin rutin sosyal medya kullanımını ve sıradan hayatını yansıtan hareketliliklerdi bunlar.

Enes Güran’ın telefon ve internet hareketliliği, onun cinayetle ilgili olduğunu değil, günlük yaşamını sürdüren biri olduğunu ortaya koydu.

Avukatı Mahir Akbilek’in vurguladığı gibi, Enes’in sosyal medya hareketliliği, onun bu korkunç suçla hiçbir ilgisi olmadığını ve gayri ihtiyari bir şekilde, sıradan bir genç gibi davranmaya devam ettiğini gösteriyor. Bu durum, davanın ilerleyen süreçlerinde önemli bir delil olarak değerlendirildi.