Yükseköğretimde reformun kaçınılmaz olduğu belirtildi!

Yükseköğretimde reformun kaçınılmaz olduğu belirtildi!
Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, Türkiye'nin yükseköğretim sistemini ve üniversitelerin uluslararası sıralamadaki düşüşünü eleştirdi. Ün, akademik özgürlüklerin ve şeffaflığın önemine vurgu yaparak, yükseköğretimde reformun kaçınılmaz olduğunu belirtti.

Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, Türkiye'nin yükseköğretim sistemini değerlendirirken, akademik özgürlüklerin garanti altına alınmasının bu alandaki kalitenin temelini oluşturduğunu vurguladı. Ün, 12 Eylül askeri darbesinin bir ürünü olan Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) denetleme işlevinin kaldırılması ve organize etme işlevinin sağlanmasının bu yoldaki ilk adım olduğunu belirtti.

Ün, şeffaf ve topluma hesap verebilir bir yükseköğretim sistemi tesis edilmesi gerektiğini, YÖK'ün bir rejim meselesi olmaktan çıkarılması gerektiğini belirterek, bu meselelerin üniversitelerin uluslararası sıralamalardaki yerini etkileyici sonuçlar doğurduğuna dikkat çekti.

Türk Üniversitelerinin Uluslararası Sıralamadaki Yeri

Ün, Boğaziçi Üniversitesi'nin QS Dünya Üniversite Sıralaması'ndaki dramatik düşüşüne ve Şehir Üniversitesi'nin haksızca kapatılmasına dikkat çekti. Türkiye'nin en nitelikli üniversitelerinden biri olan Şehir Üniversitesi'nin, uluslararası başarı endekslerindeki yerini yok etmek pahasına haksızca kapatıldığını ve bu durumun, iktidarın ilim ve nitelik önceliklerini sorgulatır hale getirdiğini ifade etti.

2023 Akademik Hedefler ve Gerçekler

Ün, 2023 yılı itibarıyla dünya akademik başarı sıralamasında Türkiye'nin hedeflerini ve şu anki durumunu detaylı olarak ele alarak, ilk 500'e giren sadece 3 üniversitenin vakıf üniversitesi olduğuna, devlet üniversitelerinin ise artık eski yerlerini koruyamadıklarına vurgu yaptı.

Kalkınma ve Üniversitelerin Yükselişi Arasındaki Bağ

Sema Silkin Ün, son olarak, özgürlükler olmadan üniversitelerin yükselmeyeceğini, üniversiteler yükselmeden de gerçek bir kalkınmanın yaşanamayacağını belirterek, değerli milletvekillerine ve topluma önemli bir mesaj verdi. Konuya ilişkin yaptığı açıklamalarda şu ifadeleri kullandı;

''Kısa bir değerlendirme de üniversitelerimizle ilgili yapalım: Kaliteli bir yükseköğretim sisteminin tesisi için işe akademik özgürlüklerin garanti altına alınmasından başlamak gerek. Buna giden ilk yol, 12 Eylül askerî darbesinin ürünü YÖK'ün denetleme işlevini kaldırıp organize etme işlevinin sağlanmasından geçmektedir.

Şeffaf, topluma hesap verebilir yeni bir yükseköğretim sistemi tesis edilmeli, YÖK bir rejim meselesi olmaktan çıkarılmalıdır. Bu mesele, üniversitelerimizin uluslararası sıralamalardaki yerini etkileyici sonuçlar doğurduğu için öncelikli bir meseledir. Akademik itibar, işveren itibarı gibi 6 kategoriyi baz alan QS Dünya Üniversite Sıralaması’nda 2015 yılında 399’uncu sırada olan Boğaziçi Üniversitesi 2023 yılında 701-750 bandına inmiştir. Bu sonucun müsebbibi üniversitenin içine çekildiği siyasi çekişmelerdir.

Uluslararası başarı endekslerindeki yerini yok etmek pahasına ülkemizin en nitelikli üniversitelerinden Şehir Üniversitesini haksızca kapatan bir iktidar için önceliğin ilim, önceliğin nitelik olduğuna inanmak hayli güçtür. Bir önceki kalkınma planının tek somut verisi olan hedefe baktım, “2023 yılı itibarıyla dünya akademik başarı sıralamasında en az 2 üniversitemizin ilk 100’e, en az 5 üniversitemizin de ilk 500’e girmesi sağlanacaktır.” denilmiş.

Peki, biz bugün bu hedefin neresindeyiz? ilk 500 giren sadece 3 üniversitemiz var, onlar da vakıf üniversitesi; devlet üniversitelerimiz artık o yerlerini koruyamıyorlar. İlk 100’e giren bir üniversitemiz kesinlikle yok. Şimdi, yeni hedefte ilk 100 zaten hedeflenmemiş ama ilk 500’e 10 üniversitenin gireceği ümit edilmiş.

Buna, geçmiş hedefleri yakalayamamış bir iktidar için bu hedefe ulaşmanın hayli güç olduğunu itiraf etmemiz gerekiyor. Ezcümle, değerli milletvekillerimiz, özgürlükler olmadan üniversitelerimiz yükselmez, üniversitelerimiz yükselmeden de bir kalkınma asla yaşanamaz.